Opr. Dr. Sönmezer, tüm dünyada erişkinlerin yaklaşık %10’unda böbrek hastalığı bulunduğunun tahmin edildiğini belirterek, Türk Nefroloji Derneği’nin gerçekleştirdiği CREDIT çalışmasına göre Türkiye’de erişkinlerin %15,7’sinde çeşitli evrelerde böbrek hastalığı bulunduğuna dikkat çekti.

Opr. Dr. Özgür Sönmezer açıklamalarına şöyle devam etti:

ÜLKEMİZDE HER 7 KİŞİDEN BİRİ KRONİK BÖBREK HASTASIDIR!

Kronik böbrek hastalığı sıklıkla sinsi seyreder. Düzenli tarama yapılmadıkça erken evrelerde teşhisi zordur.

10 KRONİK BÖBREK HASTASINDAN SADECE BİRİ HASTALIĞIN FARKINDADIR!

Farkındalığın ve erken tanının düşük olması nedeniyle hastalık sıklıkla son dönem böbrek yetmezliği evresine ilerler.

KRONİK BÖBREK HASTALIĞI İLERLEYİCİDİR!

Başhekim Gömeç Ve Ekibi Hasta Haklarını Anlattı
Başhekim Gömeç Ve Ekibi Hasta Haklarını Anlattı
İçeriği Görüntüle

Son dönem böbrek yetmezliği gelişen hastaların yaşamını sürdürebilmesi için diyaliz ve böbrek nakli tedavilerinin uygulanması gerekir. Bu tedavilerin küresel maliyeti 1 trilyon doların üzerindedir. Ülkemizde diyaliz uygulanan veya böbrek nakli yapılmış 60 binden fazla hasta bulunmakta ve sağlık bütçesinin %5’ten fazlası bu hastalar için harcanmaktadır.

KRONİK BÖBREK HASTALIĞI ÖNLENEBİLİR!

Kronik böbrek hastalığının giderek artan tıbbi, sosyal ve ekonomik yükünü azaltmak için;

NELER YAPMALIYIZ?

• Düzenli egzersiz yapmalı,
• Sağlıklı beslenmeli ve ideal vücut ağırlığımızı korumalı,
• Tuzu azaltmalı,
• Yeterli su içmeli,
• Sigaradan ve aşırı alkol tüketiminden kaçınmalıyız.

Kronik böbrek hastalığı için risk altındaki kişilere yönelik düzenli tarama ve etkin tedavi ile hastalığın gelişimi önlenebilir veya ilerlemesi engellenebilir. Kronik böbrek hastalığı için en yüksek risk faktörleri şunlardır:

• Şeker hastalığı
• Tansiyon yüksekliği
• Kalp-damar hastalıkları
• Obezite
• İleri yaş
• Ailede böbrek hastalığı varlığı

Çorum Özel Hastanesi Üroloji Uzmanı Opr. Dr. Özgür Sönmezer, yaptığı değerlendirmede Türkiye'de koruyucu hekimlik uygulamalarındaki artışa ve son dönem kronik böbrek yetmezliği görülme sıklığının yüzde 1-1,5 düzeyine düşmesine rağmen, böbrek nakillerinde henüz istenilen düzeye ulaşılamadığını belirtti.

Opr. Dr. Sönmezer, şu bilgileri paylaştı:

“Böbrek hastalıklarının önlenmesi konusunda yapılacak çalışmalar da en az organ bağışı kadar önemli. Beslenme ve hayat tarzı değişiklikleri de şüphesiz bu anlamda büyük yer tutuyor. Bilinçsiz ağrı kesici kullanımı da buna bir örnek. Bilinçsizce kullanılan ilaçlar, böbreklere en büyük hasarı veren etken olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle kadınların çantalarından ayırmadıkları ve gerekli-gereksiz her durumda kullandıkları ağrı kesicilerin bilinçsizce kullanımı, böbreklerin en büyük düşmanlarından biridir.” dedi.

Muhabir: Ahmet Temelci