Geçtiğimiz hafta bir Leblebi TV takipçisinin Recep Tayyip Erdoğan Caddesi üzerinde çekip gönderdiği hareket halindeki ama yan yatmış halk otobüsü ile ilgili “Bakmayın Yorgun Göründüğüne Aşkla Çalışıyor” başlığını atmış bununla ilgili de haberi anlayan anlamayan birçok kesimden yorum almıştık.
Haberin amacı zülfiyâre dokunmaktı ancak bazıları “Otobüsün görüü batlamış niye yazıyonuz başka haber mi bulamadınız?” şeklinde yorum yapınca anladık ki ince dokunuşlar ağır geliyor.
Değerli Leblebi TV takipçilerinden yine daha öncekine benzer bir görüntü geldi. Takipçimiz, yan yatmış ama dörtlüleri yakışından sanayiye gittiği anlaşılan otobüsün arkasından takip ederken bir taraftan da video çekmiş. Çektiği görüntüyü bize gönderirken de not yazmış “Bu otobüs de yorgun ama Aşkla mı çalışıyor” diye.
Bu kez empati yaparak kendimizi takipçimizin yerine koyduk. Biz bu otobüsün arkasından seyir halde gitseydik hangi müziği dinlerdik diye kendimize sorduk. Aklımıza bir sürü eser geldi
İlk eser Zeki Duygulu’nun sözlerini yazdığı “Aşk şarabı acıdır ne yenir ne içilir, Ne belâsı çekilir ne ondan vaz geçilir”
İkinci eser sözünü Cahit Sıtkı Tarancı’nın yazdığı “Bir kere sevdaya tutulmaya gör, Ateşlere yandığının resmidir, Aşık dediğin, Mecnun misali kör; Ne bilsin alemde ne mevsimidir.”
Üçüncü eser Pir Sultandan bir eser Ne diyordu eserde, “Gafil gezme şaşkın bir gün ölürsün, Yalan dünya senin olsa ne fayda.”
Sonuncu eser ise Erkin Koray’ın seslendirdiği “Şaşkın” isimli eser. “Bir o yana bir bu yana yatma şaşkın, tenhalarda menhalarda bitmiş aşkın”
