Gün ışığından daha fazla yararlanmak amacıyla 1973’ten bu yana devam eden yaz saati uygulaması 2016 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla kaldırıldı . Kalıcı yaz saati uygulamasına geçilmesi ile birlikte sağlık üzerindeki olumsuz etkileri de yeniden gündem olmaya devam ediyor

Dönemin Enerji Bakanı Berat Albayrak tarafından kalıcı hale getirilen bu uygulamanın gerekçesi olarak “enerji tasarrufu sağlamak ve gün ışığından daha fazla faydalanmak” gösterilmişti. Ancak bu kararla birlikte Türkiye ile Orta Avrupa ülkeleri arasındaki saat farkı 1 saatten 2 saate, İngiltere ile fark 3 saate yükseldi. Türkiye, bu düzenlemenin ardından Suudi Arabistan ile aynı saat dilimini kullanmaya başladı. Uzmanlara göre bu durum, borsa işlemleri, bankacılık, uçuş planlamaları gibi alanlarda senkronizasyon sorunlarına yol açtı.

Sözcü Gazetesinin haberine göre Sabah 08.00 civarında başlayan mesailer, özellikle büyükşehirlerde uzun yol süreleriyle birleştiğinde insanların çok erken kalkmasına neden oluyor. Uzmanlar, biyolojik saatin yalnızca zamanı değil; ruhsal durum, enerji, iştah, dikkat ve konsantrasyon üzerinde de etkili olduğunu belirtiyor. Bu nedenle karanlıkta güne başlayan bireylerin gün boyu yorgun ve verimsiz hissettiği ifade ediliyor.

Minik Eller Tohumları Toprakla Buluşturdu
Minik Eller Tohumları Toprakla Buluşturdu
İçeriği Görüntüle

Ayrıca gün ışığı alamadan işe giden, gün boyunca kapalı ortamlarda çalışan ve akşam yine karanlıkta evine dönen bireylerde D vitamini eksikliği görülme riskinin arttığı belirtiliyor. Uzmanlara göre bu durum hem ruhsal hem de fiziksel sağlık üzerinde olumsuz etkilere yol açıyor.

GÜVENLİK VE TOPLUMSAL ETKİLER

Kalıcı yaz saati uygulaması sadece sağlık açısından değil, güvenlik bakımından da eleştiriliyor. Özellikle kadınlar ve çocuklar için sabahın karanlık saatlerinde işe veya okula gitmenin güvenlik riski oluşturduğu vurgulanıyor. Uzmanlar, “Karanlıkta evden çıkmak insanlarda güvensizlik duygusunu artırıyor. Bu durum toplum genelinde huzursuzluk yaratıyor” değerlendirmesinde bulunuyor.

ENERJİ TÜKETİMİNDE TASARRUF SAĞLAMADI

Yapılan araştırmalar veCambridge Üniversitesi’nden Dr. Sinan Küfeoğlu’nun BBC Türkçe’ye yaptığı açıklamaya göre de yaz saatinden kış saatine geçilmemesinin elektrik tüketimi üzerinde ölçülebilir bir etkisi bulunmuyor.

BİYOLOJİK SAAT BOZULUYOR

Biyolojik saatin insan sağlığı açısından hayati öneme sahip olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Taner Demirer, “Kalıcı yaz saati uygulandığında hücredeki DNA tamir mekanizması bozuluyor” dedi.

Demirer DNA’nın kendini onramadığı durumlarda karserleştiğini de ifade etti.

“KANSER VAKALARI 160 BİNDEN 250 BİNE ÇIKTI”

Prof. Dr. Demirer, katıldığı bir televizyon programında yaptığı açıklamada, Türkiye’de son yıllarda kanser vakalarının belirgin şekilde arttığına dikkat çekerek, “Biyolojik ritmin bozulması nedeniyle Türkiye’de kanserlerde önemli ölçüde artış oldu. 5-6 yıl önce yılda 160 bin olan vaka sayısı, şu anda 250 bine çıktı” dedi.

Kaynak: Sözcü