İnsülin direnci; kas, yağ ve karaciğer gibi hedef dokuların insüline karşı biyolojik tepkisinin bozulduğu metabolik bir hastalıktır.
Kanda gereğinden fazla şeker bulunması, insülin hormonunun görevini yeterince yerine getirememesine neden olur ve bu durum insülin direncini ortaya çıkarır.
İnsülin direncinin başlıca nedenleri arasında; aşırı kalorili ve şekerli gıdaların tüketimi, işlenmiş gıdaların fazla kullanımı, fiziksel hareket azlığı yer almaktadır.
Bu faktörler, glikozun hücrelere girişini engelleyerek kandaki şeker düzeyinin yükselmesine sebep olur. Bu da zamanla tip 2 diyabet, karaciğer yağlanması, kalp krizi ve felç gibi hayati riskleri beraberinde getirebilir.
Ayrıca insülin direnci;
- Obezite
- Adet düzensizliği
- Kısırlık
- Kilo verememe
- Gut hastalığı
- Yüksek tansiyon
- Fibrokistik meme hastalığı
- Yumurtalık kistleri
- Kolesterol ve trigliserid yüksekliği
- Meme, akciğer, pankreas, prostat, karaciğer ve kalın bağırsak kanserleri gibi ciddi hastalıklara da zemin hazırlayabilir.
En yaygın belirtileri ise:
- Yemek sonrası uyku ve ağırlık hissi
- Sürekli yorgunluk
- Tokluk hissine rağmen açlık
- Sık sık tatlı yeme isteği
- Bel çevresinin kalınlaşması
- Terleme
- Karaciğer yağlanması
- Tansiyon yüksekliği
Uzmanlar, özellikle bayram dönemlerinde artan tatlı ve ağır yemek tüketimi nedeniyle insülin direnci riskinin yükseldiğine dikkat çekerek, vatandaşları uyarıyor.