CHP Çorum İl Başkanlığı’nda düzenlenen basın toplantısında konuşan Karadeniz, Türkiye’nin hukuk devleti olmaktan uzaklaştığını, 19 Mart’ta yaşananların ise bir “siyasi darbe” olduğunu ifade etti.
"İMAMOĞLU'NA YAPILAN MÜDAHALE SİYASİ BİR DARBEDİR"
Karadeniz, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik yargı sürecine işaret ederek, “19 Mart sabahı Ekrem İmamoğlu gözaltına alındı, ardından çok sayıda belediye başkanımız hakkında işlem başlatıldı. Ortada bir iddianame yok, yargılama yok ama tutuklama var. Bu, hukukun değil, siyasetin karar verdiği bir süreçtir” dedi.
"HER ŞEYİN FARKINDAYIZ, BU BEDELİ ÖDEMEYE HAZIRIZ"
Türkiye’de hukukun üstünlüğü yerine kişilerin üstünlüğünün öne çıktığını savunan Karadeniz, “Siyaseten güçlendiğimizde üzerimize geliniyor. Bu da bir bedelse, hepimiz bu bedeli ödemeye razıyız. Çünkü biz bu ülkeyi yönetmeye talibiz” ifadelerini kullandı.
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Karadeniz, LGS sınavındaki usulsüzlük iddialarına değinerek, “Kendileri itiraf etti, ‘imam hatipliler yaptı’ dediler. Bu ülkede çocukların hayalleri çalınıyor, ama kimse hesap vermiyor. Gençlerin bu karamsarlığa itilmesine son vermeliyiz” dedi.
"UYUŞTURUCU SOKAKLARDA, AİLELER PARKA GİDEMİYOR"
Çocukların ve gençlerin uyuşturucu bataklığına itildiğini söyleyen Karadeniz, “İlkokul çağındaki çocukların bile uyuşturucu ile tanıştığını görüyoruz. Limanlardan ülkeye nasıl bu kadar kolay uyuşturucu giriyor? Bu ülkeyi uyuşturucu baronlarının geçiş hattı olmaktan çıkarmamız gerekiyor. Bunun için de iktidar olmamız şart” şeklinde konuştu.
Türkiye ekonomisine yönelik değerlendirmelerde de bulunan Karadeniz, “19 Mart darbesinin ardından halkın üzerine ciddi bir ekonomik yük bindi. 150 milyar dolarlık bir fatura ödüyoruz. Faizler yükseldi, krediye ulaşmak imkânsız hale geldi. Türkiye’de ekonomik çöküş artık kapanmaz bir karadeliğe dönüştü” dedi.
Karadeniz, çözümün üretimden geçtiğini vurgulayarak, “Üretmeyen bir ülke tüketmek zorunda kalır. Yerli üretici desteklenmiyor, ithalat yapan birkaç firma zengin ediliyor. Bu ekonomi sürdürülemez. Eğer pancar üreticisi, karpuz üreticisi zarar ediyorsa, bu sistem çökmüş demektir. Adil bir gelir dağılımı ve üretime dayalı ekonomi olmadan bu krizden çıkılamaz” ifadelerini kullandı.