İYİ Parti Çorum İl Başkanı Bekir Özsaçmacı, iktidar yandaşı olanların vergi borcunun silindiğini gibi yüklü miktarda aldıkları kredileri de geri ödemediklerini iddia etti. “Milyarlarca lira vergi borcu bir kalemde siline biliyorsa siftah yapamadığı halde peşin vergi alınan esnaf biriken vergi borcu nedeni ile tüm hesap ve varlıklarına haciz işlemi yapmak nasıl izah edilmektedir” diye soran Özsaçmacı, bir tarafta mutlu, doymaz azgın bir azınlık olduğunu, diğer tarafta da herkesin artık bir karar verme noktasında olmamız gerektiğini kaydetti. 750 milyon dolar alıp ödemeyen müşterinin sır olduğunu, 10 bin TL alan esnafa da haciz işlemleri başlatıldığını anlatan Bekir Özsaçmacı, “Aleni sırrı aşikar etmek değil midir? Peki, nedir bu ikilik nasıl anlaşılır ne yapılmalıdır” dedi. Özellikle AK Parti’ye oy veren hemşerilerine seslenen İYİ Parti İl Başkanı Özsaçmacı, yaptığı yazılı açıklamasında şöyle konuştu: “Değerli hemşerilerim; Hep birlikte kamuoyu önünde gelişenleri görmekteyiz. İktidar yandaşı olanların vergi borcu silinmekte, yüklü miktarda aldıkları kredileri geri ödememekte oldukları ortadadır. Demek oluyor ki vergi ödenmeyip silinebiliyor. Kredi alınıp ödenmeye biliyor. Peki, bu nasıl oluyor? Oldukça kolay bir yöntemi varmış bizde yeni öğrendik sizlere şöyle anlatayım; AK Parti İl Başkanı bir dilekçe yazıyor, milletvekili bir pusula yazıyor Vergi Dairesine götürüyorsunuz kart hamili yakını olduğundan sizin borçlarınızı siliyor vergi dairesi. Eğer devlet bankalarından kredi almış esnaf, çiftçi kardeşlerimiz varsa onlar içinde AK Parti binasında matbu olarak hazırlanmış formlarla kredinin geri ödenmemesi yönünde onaylanarak ilgili şubenize vermeniz yeterli görülmekte. Diyeceğim şudur ki; Zengin ya da fakir tüm ülkeler. Dört kişilik çekirdek ailenin açlık ve yoksullukla sınanan yaşam standartlarından yola çıkarak kendi ülkelerinin gelişmişlik seviyelerini satır satır kayda geçirirler. Gelişmiş, gelişmekte olan ve gerilemekte olan ülkeler. Hep birlikte, adaletsiz bir dünyanın sefasını süren ortak bir iktidar ahlakının eseridirler. Ve o iktidarlar bu açlık ve yoksulluk sınırı hesaplarını, kendi marifetlerinin hesabını vermeyecek olmanın gönül rahatlığıyla kuruldukları koltuklardan pişkin pişkin izlerler. Tekrar soruyorum, iktidarınızın tokluk sınırını halen belirleyemedik. Marifet o ki aç insanların tahammül sınırını doğru hesaplamaktadır. Gözü dönmüş iktidarlar bu açlık ve tokluk düzeninde eninde sonunda hesap verirler.”